iso 22000 sektorel haccp sablonlari firin sut et icecek

Tehlike Listeleri ve Kritik Kontrol Noktaları

ISO 22000 kapsamında sektörel HACCP planlarının hazırlanmasında en temel adım, üretim süreçlerinde karşılaşılabilecek tüm tehlikelerin sistematik biçimde listelenmesi ve bu tehlikelerin hangi noktalarda kritik hale gelebileceğinin belirlenmesidir. Özellikle fırıncılık, süt, et ve içecek sektörleri birbirinden farklı risk profillerine sahiptir. Bu nedenle her sektör için ayrı tehlike matrisi hazırlanmalıdır.

1) Fırıncılık sektörü için tehlike örnekleri

Un ve tahıl ürünleri mikrobiolojik riskler (küf, maya), yabancı madde bulaşmaları (metal, cam) ve proses kaynaklı kimyasal riskler (akrilamid oluşumu) açısından değerlendirilmelidir. Kritik kontrol noktaları genellikle pişirme sıcaklığı ve süreleri, yabancı madde ayırma ekipmanları (elek, metal dedektörü) ile ilişkilendirilir.

2) Süt sektörü için tehlike örnekleri

Süt ve süt ürünlerinde başlıca riskler patojen bakteriler (Listeria, Salmonella, E. coli), antibiyotik kalıntıları ve mikotoksinlerdir. Kritik kontrol noktaları pastörizasyon parametreleri, soğuk zincirin sürekliliği ve hammadde kabul testleri ile belirlenir.

3) Et sektörü için tehlike örnekleri

Et ürünlerinde Salmonella, Clostridium, Campylobacter gibi patojenler yüksek risk faktörüdür. Ayrıca çapraz kontaminasyon, ekipman hijyeni ve saklama koşulları kritik hale gelir. Kritik kontrol noktaları genellikle pişirme sıcaklığı, soğuk hava depolarındaki sıcaklık takibi ve hijyen kontrol noktalarıdır.

4) İçecek sektörü için tehlike örnekleri

Alkolsüz içeceklerde su kaynağı kalitesi, şeker ve aroma hammaddelerinin güvenilirliği ile şişeleme hattındaki temizlik ön plana çıkar. Kritik kontrol noktaları arasında filtrasyon sistemleri, dolum makinelerinin sterilizasyonu ve depolama koşulları yer alır.

Önemli Not

Tehlike listeleri hazırlanırken sadece gıda güvenliği değil, alerjenler ve kimyasal kalıntılar da göz önünde bulundurulmalıdır. Her bir risk, olasılık ve şiddet kriterlerine göre puanlanmalı, kritik kontrol noktaları bu analiz ışığında seçilmelidir.

Proses Akış Şemaları (Örnekler)

HACCP planlarının temel taşlarından biri proses akış şemalarıdır. Akış şemaları, hammaddenin girişinden ürünün nihai tüketiciye ulaşmasına kadar geçen tüm aşamaları görsel ve sistematik şekilde ortaya koyar. Bu şemalar, kritik kontrol noktalarının belirlenmesi ve tehlike analizlerinin doğru yapılabilmesi için zorunludur.

1) Fırıncılık sektörü akış şeması

Un kabul → Eleme → Hamur hazırlama → Fermantasyon → Şekillendirme → Pişirme → Soğutma → Paketleme → Depolama → Sevkiyat. Kritik kontrol noktaları: Eleme (yabancı madde ayrımı), pişirme (iç sıcaklık), paketleme (kontaminasyon riski).

2) Süt sektörü akış şeması

Süt kabul → Filtrasyon → Soğutma → Pastörizasyon → Homojenizasyon → Dolum → Soğuk depolama → Dağıtım. Kritik kontrol noktaları: Pastörizasyon sıcaklığı, soğuk zincirin sürekliliği, dolum hattı sterilizasyonu.

3) Et sektörü akış şeması

Et kabul → Parçalama → İşleme (kıyma, salam/sosis üretimi) → Pişirme veya kurutma → Paketleme → Soğuk hava deposu → Dağıtım. Kritik kontrol noktaları: Çapraz kontaminasyonun önlenmesi, pişirme sıcaklığı, depolama sıcaklıkları.

4) İçecek sektörü akış şeması

Su kabul → Ön arıtma → Filtrasyon → Karışım hazırlama (şeker, aroma) → Pastörizasyon veya sterilizasyon → Dolum → Kapak kapatma → Etiketleme → Depolama. Kritik kontrol noktaları: Su kalitesi, filtrasyon sistemi, dolum hattının sterilizasyonu.

Önemli Not

Akış şemaları sahada doğrulanmalıdır. Teorik olarak hazırlanan her akış şeması, üretim alanında fiili gözlemlerle test edilmeli ve gerekli düzeltmeler yapılmalıdır.

PRP/OPRP Seçimi ve Gerekçeler

ISO 22000’in HACCP sisteminde tehlikelerin kontrolü yalnızca Kritik Kontrol Noktaları (CCP) ile sınırlı değildir. Ön Gereksinim Programları (PRP) ve Operasyonel Ön Gereksinim Programları (OPRP) da gıda güvenliği yönetiminde kritik role sahiptir. Bu nedenle her sektörde hangi önlemlerin PRP, hangilerinin OPRP olacağı net bir şekilde tanımlanmalıdır.

1) PRP seçim kriterleri

PRP’ler genel hijyen ve altyapı önlemlerini kapsar. Örnekler:

  • Personel hijyeni (el yıkama, kıyafet yönetimi).
  • Ekipman ve yüzey temizliği.
  • Haşere kontrolü.
  • Su kalitesi yönetimi.
  • Depolama koşullarının izlenmesi.

Bu programlar, herhangi bir spesifik prosese özgü olmayan, tüm üretim alanlarında geçerli önlemlerden oluşur.

2) OPRP seçim kriterleri

OPRP’ler belirli proses adımlarında kritik hale gelen ve doğrudan ürün güvenliğini etkileyen kontrol noktalarıdır. Ancak CCP kadar kesin limitleri olmayabilir. Örnekler:

  • Süt sektöründe soğuk zincirin sürekliliği.
  • Et sektöründe kıyma makinelerinin temizlik ve dezenfeksiyonu.
  • İçecek sektöründe filtrasyon sistemlerinin etkinliği.
  • Fırıncılıkta hamur fermantasyon sürelerinin kontrolü.

3) CCP’den farkı

CCP’ler kritik limitlerle ölçülür ve ihlal durumunda ürün güvenliği doğrudan riske girer (ör. pastörizasyon sıcaklığı). OPRP’ler ise süreç boyunca izleme ve kontrol gerektirir, ancak sınır aşıldığında düzeltici faaliyetler daha esnek olabilir.

4) Gerekçelendirme

Her PRP ve OPRP seçimi risk analizi sonuçlarıyla gerekçelendirilmelidir. Bu, denetimlerde sorulduğunda neden o adımın PRP veya OPRP olarak belirlendiğini kanıtlamak için gereklidir.

Önemli Not

PRP/OPRP ayrımı yanlış yapıldığında HACCP planı zayıflar. Bu nedenle seçim süreci çok disiplinli bir ekiple yapılmalı ve kararlar dokümante edilmelidir.

İzleme Kalibrasyonu ve Cihaz Yönetimi

ISO 22000 kapsamında HACCP planlarının uygulanabilirliği yalnızca doğru kritik kontrol noktalarının belirlenmesine bağlı değildir. Bu noktaların güvenilir şekilde izlenebilmesi için kullanılan ölçüm cihazlarının düzenli kalibrasyonu ve yönetimi de zorunludur. Kalibrasyonu yapılmamış bir cihazdan alınan veriler hatalı olabilir ve gıda güvenliği risklerini artırır.

1) Cihaz envanteri oluşturma

Her üretim tesisinde kullanılan tüm ölçüm cihazları (termometre, tartı, pH metre, metal dedektörü, basınç göstergesi vb.) envantere kaydedilmelidir. Envanterde cihazın marka/model bilgisi, seri numarası, kullanım alanı ve kalibrasyon tarihi mutlaka bulunmalıdır.

2) Kalibrasyon planı

Cihazların risk düzeyine göre kalibrasyon periyotları belirlenmelidir:

  • Yüksek riskli cihazlar: Pastörizasyon sıcaklığı ölçen termometreler → aylık veya üç aylık kalibrasyon.
  • Orta riskli cihazlar: Tartılar, pH metreler → altı aylık kalibrasyon.
  • Düşük riskli cihazlar: Basınç ve nem göstergeleri → yıllık kalibrasyon.

3) Kalibrasyon kayıtları

Her kalibrasyon sonrası, kalibrasyonu yapan kurum/kişi, tarih, sonuç ve düzeltici işlem gerekliliği kayıt altına alınmalıdır. Bu belgeler ISO 22000 denetimlerinde en sık kontrol edilen evraklardandır.

4) Cihaz yönetimi ve bakım

Cihazlar yalnızca kalibre edilmemeli, aynı zamanda düzenli bakım programına dahil edilmelidir. Örneğin, metal dedektörlerinin test kartlarıyla haftalık doğrulama yapılmalı, termometreler buzlu su testiyle ara kontrollerden geçirilmelidir.

5) İzlenebilirlik

Her cihazın hangi kritik kontrol noktasıyla ilişkili olduğu dokümante edilmeli ve herhangi bir sapma durumunda cihaz kaynağına kadar izlenebilmelidir. Bu yaklaşım, uygunsuzlukların hızlı kök neden analizine katkı sağlar.

Önemli Not

Kalibrasyonu zamanında yapılmayan cihazlar ISO 22000 denetimlerinde majör uygunsuzluk olarak değerlendirilir. Bu nedenle, kalibrasyon takvimi dijital sistemlerle entegre edilip otomatik hatırlatmalarla desteklenmelidir.

Limitler ve Düzeltici Faaliyetler

HACCP sisteminin işlevselliği, kritik kontrol noktaları (CCP) için belirlenen sınırların (limitlerin) doğru tanımlanmasına ve sapma durumlarında uygulanacak düzeltici faaliyetlerin net şekilde belirlenmesine bağlıdır. Limitler, gıda güvenliğinin korunması açısından ölçülebilir, doğrulanabilir ve bilimsel verilere dayanmalıdır.

1) Limitlerin belirlenmesi

Her CCP için limitler ulusal mevzuat, uluslararası standartlar (Codex Alimentarius, EFSA, FDA vb.) ve bilimsel araştırmalar esas alınarak tanımlanır. Örnekler:

  • Süt sektöründe: Pastörizasyon için minimum 72°C / 15 saniye.
  • Et sektöründe: Pişirme için en az 70°C iç sıcaklık.
  • İçecek sektöründe: Filtrasyon sonrası mikrobiyolojik değerlerin 0 CFU/100 ml olması.
  • Fırıncılıkta: Pişirme sonrası nem oranının belirlenen sınırların altında olması.

2) Limitlerin doğrulanması

Limitler yalnızca kağıt üzerinde kalmamalı, sahada ölçümlerle doğrulanmalıdır. Termometre, pH metre, mikrobiyolojik testler gibi araçlarla sürekli kontrol yapılmalı ve sonuçlar kaydedilmelidir.

3) Düzeltici faaliyetlerin planlanması

Limitler aşıldığında veya karşılanmadığında uygulanacak adımlar önceden tanımlanmalıdır. Örnekler:

  • Pastörizasyon sıcaklığı düşükse → ürün yeniden işlenir veya imha edilir.
  • Depo sıcaklığı yükselirse → ürün karantinaya alınır, soğutma sistemi onarılır.
  • Metal dedektörü alarm verirse → ürün hattı durdurulur, parti ayrılır ve detaylı inceleme yapılır.

4) Sorumlulukların tanımlanması

Düzeltici faaliyetlerin kimin tarafından uygulanacağı ve hangi süre içerisinde tamamlanacağı net olarak dokümante edilmelidir. Böylece uygunsuzlukların hızlı ve etkin şekilde giderilmesi sağlanır.

5) Kayıtların tutulması

Her limit ihlali ve alınan düzeltici faaliyetler kayıt altına alınmalı, kök neden analizi yapılarak tekrarını önleyici tedbirler geliştirilmelidir. Bu kayıtlar ISO 22000 denetimlerinde kritik inceleme noktalarıdır.

Önemli Not

Limitler net ve ölçülebilir olmalıdır. “Yeterince sıcak” veya “gözle kontrol edildi” gibi tanımlar denetimlerde kabul görmez. Sayısal veriler ve kanıta dayalı kriterler kullanılmalıdır.

Tedarikçi Risk Sınıflaması

ISO 22000 kapsamında gıda güvenliğinin sağlanmasında yalnızca iç prosesler değil, tedarik zinciri de kritik rol oynar. Hammaddelerin, katkı maddelerinin ve ambalaj malzemelerinin güvenliği doğrudan tedarikçilere bağlıdır. Bu nedenle, tedarikçilerin risk bazlı sınıflandırılması zorunlu bir uygulamadır.

1) Risk sınıflaması kriterleri

Tedarikçiler, sağladıkları ürün veya hizmetin gıda güvenliği üzerindeki etkisine göre kategorilere ayrılır:

  • Yüksek riskli tedarikçiler: Süt, et, yumurta gibi mikrobiyolojik risk potansiyeli yüksek gıda hammaddelerini sağlayanlar.
  • Orta riskli tedarikçiler: Paketleme malzemeleri, katkı maddeleri, baharat sağlayıcıları.
  • Düşük riskli tedarikçiler: Temizlik malzemeleri, bakım hizmetleri, lojistik sağlayıcıları.

2) Değerlendirme yöntemleri

Tedarikçi performansı aşağıdaki parametrelerle değerlendirilir:

  • Geçmişteki uygunsuzluk kayıtları.
  • Sertifikasyon durumu (ISO 22000, FSSC 22000, BRC, IFS vb.).
  • Analiz raporları ve test sonuçları.
  • Teslimat sıklığı ve lojistik uygunluk.

3) Denetim ve izleme

Yüksek riskli tedarikçiler düzenli olarak saha denetimine tabi tutulur. Orta ve düşük riskli tedarikçiler için dokümantasyon bazlı değerlendirme ve periyodik gözden geçirmeler yeterli olabilir.

4) Sözleşmesel yükümlülükler

Tedarikçilerle yapılan sözleşmelere gıda güvenliği ile ilgili özel şartlar eklenmelidir. Örneğin: “Tedarikçi, tüm teslimatlarda mevzuata uygun analiz raporlarını sunmayı taahhüt eder.”

5) Risklere dayalı iş birliği

Tedarikçi risk sınıflaması yalnızca kontrol değil, aynı zamanda gelişim için de kullanılmalıdır. Yüksek riskli tedarikçilere eğitim ve teknik destek verilerek iyileştirme projeleri yürütülebilir.

Önemli Not

Tedarikçi risk değerlendirmesi yılda en az bir kez gözden geçirilmeli ve güncel verilere göre revize edilmelidir. Aksi halde eski bilgiler, gerçek riski yansıtmayabilir.

Alerjen Yönetimi ve Deklarasyon

Alerjenler, tüketiciler için ciddi sağlık riskleri oluşturabilen gıda bileşenleridir. ISO 22000 kapsamında HACCP planlarında alerjenlerin doğru yönetimi ve şeffaf şekilde deklarasyonu kritik öneme sahiptir. Alerjen kontaminasyonu, yalnızca ürün güvenliğini değil, aynı zamanda yasal uyumu da doğrudan etkiler.

1) Alerjenlerin belirlenmesi

Üretimde kullanılan hammaddeler incelenerek, alerjen taşıyan bileşenler listelenmelidir. Yaygın alerjenler şunlardır: gluten, süt ürünleri, yumurta, balık, kabuklu deniz ürünleri, fıstık, sert kabuklu yemişler, soya, kereviz, hardal, susam, sülfür dioksit/sülfitler.

2) Çapraz kontaminasyon riskleri

Üretim alanında alerjenlerin bulaşma riskleri analiz edilmelidir. Örnekler:

  • Aynı hat üzerinde farklı ürünlerin işlenmesi.
  • Depolama alanında alerjenli ve alerjensiz hammaddelerin karışması.
  • Temizlik prosedürlerinin yetersiz olması.

3) Kontrol önlemleri

Alerjen yönetimi için alınabilecek önlemler şunlardır:

  • Üretim hatlarının ayrıştırılması.
  • Renk kodlu ekipman kullanımı.
  • Detaylı temizlik planları ve validasyon testleri.
  • Depolamada ayrı alanlar veya kapalı ambalajlar kullanılması.

4) Deklarasyon ve etiketleme

Üründe bulunan tüm alerjenler, mevzuat gerekliliklerine uygun olarak etikette açıkça belirtilmelidir. Örneğin: “Ürün süt ve gluten içerir.” Ayrıca çapraz bulaşma riski varsa bu da ifade edilmelidir: “Eser miktarda fındık içerebilir.”

5) Tüketici bilgilendirmesi

Etiket dışında, alerjen bilgileri menülerde, ürün tanıtım broşürlerinde ve dijital platformlarda da yer almalıdır. Bu, tüketicinin bilinçli tercihler yapmasına katkı sağlar.

Önemli Not

Alerjen yönetimi yalnızca yasal zorunluluk değil, aynı zamanda marka güvenilirliği açısından kritik bir unsurdur. Küçük bir ihmal ciddi sağlık sorunlarına ve itibar kaybına yol açabilir.

Geri Çağırma Tatbikat Planı

ISO 22000’in etkinliğinin en önemli göstergelerinden biri, ürün geri çağırma süreçlerinin hazırlanması ve düzenli olarak test edilmesidir. Geri çağırma planı, tüketiciye ulaşmış veya ulaşma riski olan güvensiz ürünlerin piyasadan hızlı ve etkili biçimde çekilmesini sağlar. Tatbikat planı sayesinde sistemin pratikte ne kadar işlevsel olduğu test edilir.

1) Geri çağırma planının kapsamı

Plan, hangi durumlarda geri çağırma yapılacağını, kimlerin sorumlu olduğunu, hangi iletişim kanallarının kullanılacağını ve hangi prosedürlerin takip edileceğini açıkça tanımlar. Geri çağırma yalnızca gıda güvenliği sorunlarında değil, yanlış etiketleme veya alerjen bilgisinin eksikliği gibi durumlarda da uygulanabilir.

2) Tatbikatların önemi

Teorik planlar tek başına yeterli değildir. Geri çağırma tatbikatları yapılarak sistemin zayıf yönleri görülür ve düzeltmeler yapılır. Tatbikatlar yılda en az bir kez, tercihen farklı senaryolar üzerinden gerçekleştirilmelidir.

3) Tatbikat senaryoları

Farklı geri çağırma senaryoları hazırlanmalıdır:

  • Mikrobiyolojik risk: Salmonella veya Listeria pozitif çıkan ürünlerin piyasadan çekilmesi.
  • Alerjen bildirimi: Etikette yazılmamış süt veya fındık içeren ürünlerin geri çağrılması.
  • Kimyasal risk: Pestisit kalıntısı yüksek çıkan bir hammaddenin kullanımına bağlı risk.

4) İletişim stratejisi

Tatbikat sırasında hem iç (çalışanlar, departmanlar) hem de dış (müşteriler, distribütörler, resmi otoriteler) paydaşlara ulaşılmalıdır. İletişim listeleri güncel tutulmalı ve sorumlu kişiler belirlenmelidir.

5) Kayıt ve raporlama

Her tatbikat sonunda, sürecin başarı oranı, karşılaşılan sorunlar, aksaklıkların nedenleri ve iyileştirme fırsatları raporlanmalıdır. Bu raporlar yönetim gözden geçirme toplantılarında değerlendirilir.

Önemli Not

Geri çağırma tatbikatları, yalnızca denetimlerde uygunsuzluk riskini azaltmak için değil, aynı zamanda marka itibarını korumak ve tüketici güvenini sağlamak için kritik bir araçtır.

İç Tetkik ve Doğrulama Planı

ISO 22000 sisteminde HACCP planlarının etkinliği, yalnızca teorik olarak hazırlanmış prosedürlerle değil, düzenli olarak yapılan iç tetkikler ve doğrulama faaliyetleriyle güvence altına alınır. Bu yaklaşım, sistemin uygulanabilirliğini, personelin farkındalığını ve kritik kontrol noktalarının etkinliğini ölçmeyi amaçlar.

1) İç tetkiklerin amacı

İç tetkikler, prosedürlerin sahada uygulanıp uygulanmadığını, kayıtların doğru tutulup tutulmadığını ve kritik limitlerin takip edilip edilmediğini test eder. Ayrıca, çalışanların HACCP planı konusundaki bilgi seviyeleri de bu denetimlerle ölçülür.

2) Tetkik planının hazırlanması

Tüm departmanları kapsayacak şekilde yıllık iç tetkik planı hazırlanmalıdır. Plan; tarihleri, tetkik kapsamını, tetkikçileri ve kullanılacak kontrol listelerini içermelidir. Yüksek riskli süreçler daha sık tetkik edilmelidir.

3) Doğrulama faaliyetleri

Doğrulama, HACCP planında öngörülen önlemlerin etkinliğini ölçer. Örneğin:

  • Laboratuvar analizleri (mikrobiyolojik, kimyasal testler).
  • Ekipmanların işlev testleri (metal dedektörü, filtrasyon sistemleri).
  • Saha gözlemleri ve üretim verilerinin incelenmesi.

4) Uygunsuzlukların yönetimi

İç tetkiklerde tespit edilen uygunsuzluklar resmi rapor haline getirilir. Her uygunsuzluk için düzeltici faaliyet açılmalı, sorumlular atanmalı ve sonuçlar takip edilmelidir.

5) Yönetim gözden geçirmesi ile entegrasyon

Tetkik sonuçları ve doğrulama raporları yılda en az bir kez yapılan yönetim gözden geçirme toplantılarında ele alınmalıdır. Bu sayede üst yönetim, HACCP sisteminin güçlü ve zayıf yönlerini net şekilde görebilir.

Önemli Not

İç tetkikler tarafsız kişilerce yapılmalıdır. Bir çalışanın kendi sorumlu olduğu süreci denetlemesi, objektifliği zayıflatır. Bu nedenle çapraz tetkik yöntemi tercih edilmelidir.

Dokümanlaştırma Örnek Paketi

ISO 22000 kapsamında hazırlanacak HACCP planlarının etkinliği, yalnızca saha uygulamalarıyla değil, aynı zamanda doğru şekilde hazırlanmış ve sürdürülebilir dokümantasyon sistemiyle güvence altına alınır. Dokümanlar; prosedürler, talimatlar, kayıtlar ve raporlar olarak dört temel kategoride toplanmalıdır.

1) Prosedür örnekleri

Gıda güvenliği yönetim sisteminin ana çerçevesini çizen dokümanlardır:

  • “HACCP Planı Hazırlama ve Güncelleme Prosedürü”.
  • “Tedarikçi Değerlendirme ve Onaylama Prosedürü”.
  • “Geri Çağırma ve Kriz Yönetimi Prosedürü”.
  • “Kalibrasyon ve Cihaz Yönetimi Prosedürü”.

2) Talimat örnekleri

Prosedürlerin sahada nasıl uygulanacağını gösteren adım adım talimatlardır:

  • “Pastörizasyon Ünitesi İşletme Talimatı”.
  • “Et Kıyma Makinesi Temizlik Talimatı”.
  • “Fırın Soğutma Alanı Hijyen Talimatı”.
  • “Dolum Hattı Sterilizasyon Talimatı”.

3) Kayıt örnekleri

Süreçlerin izlendiğini ve kontrol edildiğini kanıtlayan belgelerdir:

  • Pastörizasyon sıcaklık kayıt formları.
  • Soğuk hava deposu sıcaklık izleme formları.
  • Metal dedektör test raporları.
  • Alerjen temizlik doğrulama formları.

4) Rapor ve analiz örnekleri

Sistemin etkinliğini ölçmeye yönelik dokümanlardır:

  • İç tetkik raporları.
  • Doğrulama analiz sonuçları (mikrobiyolojik ve kimyasal testler).
  • Yönetim gözden geçirme toplantı raporları.
  • CAPA (Corrective and Preventive Action) kayıtları.

5) Dokümantasyonun dijital yönetimi

Günümüzde HACCP planlarının sürdürülebilirliği için dijital doküman yönetim sistemleri tercih edilmektedir. Böylece revizyonlar kolay takip edilir, eski versiyonlar arşivlenir ve denetimlerde hızlı erişim sağlanır.

Önemli Not

Hazırlanan dokümanlar yalnızca raflarda kalmamalı, günlük operasyonlarda etkin şekilde kullanılmalıdır. Çalışanlar, ilgili talimat ve formları pratikte uygulayabiliyor olmalıdır.


Please Wait